Katekyo Hitman Reborn Türk Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Ev ile Okul Arasındaki Muazzam Monotonluğun Bozulduğu Gün

2 posters

Aşağa gitmek

Ev ile Okul Arasındaki Muazzam Monotonluğun Bozulduğu Gün Empty Ev ile Okul Arasındaki Muazzam Monotonluğun Bozulduğu Gün

Mesaj tarafından Scuro Cavaliere Perş. Ocak 27, 2011 1:08 am

5 dakika önce saate baktığımda zilin çalmasına beş dakika vardı ve o beş dakika içerisinde de öğretmenin yaptığı şey beni sınamaktı. Biyoloji’den nefret ediyordum, bunu o da biliyordu fakat lânet olası öğretmen onu bana sevdirmek için elinden gelen her türlü hinliği yapıyordu. Arkamdan çevirdiği dolapları sanki görmüyordum da bir de teneffüslerde bana sevecen davranıp dersteki sert tavırlarına ısınmamı bekliyordu. Nefretimi dile getirmem gerekliydi çünkü artık sakin olamazdım: “ Sikerim Mitoz Bölünmeyi! ” Her neyse… Restimi çekmiştim artık, tepkisinin ne olacağı en büyük merakımdı fakat ondan önce gerçekleşmesini beklediğim farklı bir olay vardı ve sanırım da o olay gerçekleşiyordu. Kulaklarım, arkadaşlarımın çantalarını toplayıp montlarını askıdan alırken yaptığı gürültü nedeniyle zili duyamasa da gözlerimi çevirip dışarı çıkıp çıkmadıklarını kontrol edemiyordum. Öğretmenle göz gözeydik…

Çantam zaten topluydu, tek yapmam gereken koşarak montumu ve çantamı alıp dışarı çıkmaktı. Öğretmen de muhtemelen aklını kullanarak kapıda durup benim dışarı çıkmamı engelleyecekti. Scuro Sicario’ya ulaşmam gerekliydi. Onu kullanarak yapacağım zararsız saldırı beni zafere ulaştırabilirdi. Her zamanki gibi sıramın gözündeydi, Scuro Sicario. Bu operasyonu kimsenin düşünemeyeceği kadar hızlı bitirecektim. Daha çok böyle bekleyemezdim. Öğretmenim ayağa kalkmak için hazırlığını yapmıştı ve sınıf çoktan boşalmıştı bile. Şimdi benim sıramdı!

Sağ ayağımla yazı tahtasını tekmeleyerek sol tarafa, sıramın bulunduğu yere daha hızlı gidebilmemi sağlayacaktım. En arkadaki sırama ulaşabilmek için diğer sıraların üzerinden koşmam gerekecekti. Sadece 4 sıranın üzerinden atlayıp beşinci adımda kendi sıramda olacaktım. Hemen takılan ayağımı en öndeki sıranın gözünden çıkararak diğer sıralara zıplamaya başladım… Bir saniye kadar sonra kendi sıramdaydım ve ellerim sıranın gözündeydi. Tek yapmam gereken kılıcımı oradan çıkarmaktı, öyle de olmuştu. Çantamı da tek kolundan sırtıma astıktan sonra bir adım daha atıp yeniden sıranın üzerine çıktım ve öbür dikeydeki sıraya fırladım. Oradan, askılıkta asılı duran ceketime ulaşıp ceketimi tek hamlede çantamın kolu ile sırtım arasındaki boşluğa koyarak yere indim. Scuro Sicario elimdeydi, kını sol elimde; kabzası sağ elimde. Öğretmenle aramda kalan mesafe ise üç metre kadardı. Artık onu saf-dışı edecek pozisyondaydım. Aynı zamanda çabuk da olmalıydım. Ayak hareketlerimi hızlandırmalı ve öğretmenin göbeğinin, bana göre sol tarafına odaklanırken sağ taraftan; düz bir çizgi halinde ilerleyecektim. Bu ilerleme sırasında başıma belki de büyük bir belâ açacak olan kılıcımı, kabzası yukarıya bakacak bir şekilde tutacak; elime alacaktım. Sırası geldiğinde de, sol tarafa doğru; sıçrayışı andıracak derecede büyük bir adım atarak Scuro Sicario’nun kesici olmayan kısmıyla öğretmenimin odaklandığım noktasına kabza hizası gelecek şekilde ve tüm göbeğini etkileyecek bir darbe indirecektim: “ Shigure Souen Ryuu, Dai Juuroku no Kata: Sfregio di Fenice!

Birkaç saniye içerisinde öğretmenim bayılmıştı ve kılıcımı yeniden kınına koyduktan sonra iyi iş başardığı için kınını sevgiyle öpüp kendime ne kadar saçma işlerle uğraştığım hakkında söylenerek kızmış ve evimin yolunun tutmuştum. Bugün, her günden farklı olarak bir öğretmenimi dövmüştüm. Başıma ne geleceği konusunda bir fikrim yoktu fakat içimde kötü bir- hatta iki his vardı. Birincisi yarın sabah okulda başıma ne geleceği hakkındaydı ancak diğeri şimdi gerçekleşecek bir olayın habercisiydi. Kendi kendime felâket tellallığı yapıyordum resmen. Yine de karşıma bir şeyin çıkacağını bilmek hiçbir şey bilmemekten daha iyiydi ve iyiyi severdim. İyi, benim için her zaman güzeldi. En iyisiydi. Hatta…

Ses yavaş yavaş azalır ve en sonunda sahne kararır, sahne karardığında kahramanımız yolda yürümeye devam ediyordur, başına ne geleceğinden habersiz bir şekilde…

Scuro Cavaliere

Profil Bilgileri
<b>Mesajlar</b> Mesajlar : 1
<b>Kayıt tarihi</b> Kayıt tarihi : 26/01/11
Profil Bilgileri ( Alt )

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Ev ile Okul Arasındaki Muazzam Monotonluğun Bozulduğu Gün Empty Geri: Ev ile Okul Arasındaki Muazzam Monotonluğun Bozulduğu Gün

Mesaj tarafından SineBirYan-GM Perş. Ocak 27, 2011 2:37 pm

Yürümeye devam ederken yoldan geçenlerin kendi hallerinde olduğunu hiçbir şeyin umurlarında olmadıklarını görüyorsun. Bir kaç bereli çoğunun yanaklarında kabuk bağlamış yara izleriyle birbirleriyle konuşuyor, bir kaç esnafın da tezgahlarının başında öylesine oturuyorlar. Sıradışı bir şey yok. Okuluna doğru yürümeye devam ediyorsun.

Out: Bu anlattıklarının hepsinin bir hayal olduğunu farzediyorum. Çünkü henüz silahın ile ilgili bir atağın yok.
SineBirYan-GM
SineBirYan-GM

Profil Bilgileri
<b>Mesajlar</b> Mesajlar : 73
<b>Cinsiyet</b> Cinsiyet : Erkek
<b>Kayıt tarihi</b> Kayıt tarihi : 24/12/09
Profil Bilgileri ( Alt )

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz