Ev ile Okul Arasındaki Muazzam Monotonluğun Bozulduğu Gün
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
Ev ile Okul Arasındaki Muazzam Monotonluğun Bozulduğu Gün
5 dakika önce saate baktığımda zilin çalmasına beş dakika vardı ve o beş dakika içerisinde de öğretmenin yaptığı şey beni sınamaktı. Biyoloji’den nefret ediyordum, bunu o da biliyordu fakat lânet olası öğretmen onu bana sevdirmek için elinden gelen her türlü hinliği yapıyordu. Arkamdan çevirdiği dolapları sanki görmüyordum da bir de teneffüslerde bana sevecen davranıp dersteki sert tavırlarına ısınmamı bekliyordu. Nefretimi dile getirmem gerekliydi çünkü artık sakin olamazdım: “ Sikerim Mitoz Bölünmeyi! ” Her neyse… Restimi çekmiştim artık, tepkisinin ne olacağı en büyük merakımdı fakat ondan önce gerçekleşmesini beklediğim farklı bir olay vardı ve sanırım da o olay gerçekleşiyordu. Kulaklarım, arkadaşlarımın çantalarını toplayıp montlarını askıdan alırken yaptığı gürültü nedeniyle zili duyamasa da gözlerimi çevirip dışarı çıkıp çıkmadıklarını kontrol edemiyordum. Öğretmenle göz gözeydik…
Çantam zaten topluydu, tek yapmam gereken koşarak montumu ve çantamı alıp dışarı çıkmaktı. Öğretmen de muhtemelen aklını kullanarak kapıda durup benim dışarı çıkmamı engelleyecekti. Scuro Sicario’ya ulaşmam gerekliydi. Onu kullanarak yapacağım zararsız saldırı beni zafere ulaştırabilirdi. Her zamanki gibi sıramın gözündeydi, Scuro Sicario. Bu operasyonu kimsenin düşünemeyeceği kadar hızlı bitirecektim. Daha çok böyle bekleyemezdim. Öğretmenim ayağa kalkmak için hazırlığını yapmıştı ve sınıf çoktan boşalmıştı bile. Şimdi benim sıramdı!
Sağ ayağımla yazı tahtasını tekmeleyerek sol tarafa, sıramın bulunduğu yere daha hızlı gidebilmemi sağlayacaktım. En arkadaki sırama ulaşabilmek için diğer sıraların üzerinden koşmam gerekecekti. Sadece 4 sıranın üzerinden atlayıp beşinci adımda kendi sıramda olacaktım. Hemen takılan ayağımı en öndeki sıranın gözünden çıkararak diğer sıralara zıplamaya başladım… Bir saniye kadar sonra kendi sıramdaydım ve ellerim sıranın gözündeydi. Tek yapmam gereken kılıcımı oradan çıkarmaktı, öyle de olmuştu. Çantamı da tek kolundan sırtıma astıktan sonra bir adım daha atıp yeniden sıranın üzerine çıktım ve öbür dikeydeki sıraya fırladım. Oradan, askılıkta asılı duran ceketime ulaşıp ceketimi tek hamlede çantamın kolu ile sırtım arasındaki boşluğa koyarak yere indim. Scuro Sicario elimdeydi, kını sol elimde; kabzası sağ elimde. Öğretmenle aramda kalan mesafe ise üç metre kadardı. Artık onu saf-dışı edecek pozisyondaydım. Aynı zamanda çabuk da olmalıydım. Ayak hareketlerimi hızlandırmalı ve öğretmenin göbeğinin, bana göre sol tarafına odaklanırken sağ taraftan; düz bir çizgi halinde ilerleyecektim. Bu ilerleme sırasında başıma belki de büyük bir belâ açacak olan kılıcımı, kabzası yukarıya bakacak bir şekilde tutacak; elime alacaktım. Sırası geldiğinde de, sol tarafa doğru; sıçrayışı andıracak derecede büyük bir adım atarak Scuro Sicario’nun kesici olmayan kısmıyla öğretmenimin odaklandığım noktasına kabza hizası gelecek şekilde ve tüm göbeğini etkileyecek bir darbe indirecektim: “ Shigure Souen Ryuu, Dai Juuroku no Kata: Sfregio di Fenice! ”
Birkaç saniye içerisinde öğretmenim bayılmıştı ve kılıcımı yeniden kınına koyduktan sonra iyi iş başardığı için kınını sevgiyle öpüp kendime ne kadar saçma işlerle uğraştığım hakkında söylenerek kızmış ve evimin yolunun tutmuştum. Bugün, her günden farklı olarak bir öğretmenimi dövmüştüm. Başıma ne geleceği konusunda bir fikrim yoktu fakat içimde kötü bir- hatta iki his vardı. Birincisi yarın sabah okulda başıma ne geleceği hakkındaydı ancak diğeri şimdi gerçekleşecek bir olayın habercisiydi. Kendi kendime felâket tellallığı yapıyordum resmen. Yine de karşıma bir şeyin çıkacağını bilmek hiçbir şey bilmemekten daha iyiydi ve iyiyi severdim. İyi, benim için her zaman güzeldi. En iyisiydi. Hatta…
Ses yavaş yavaş azalır ve en sonunda sahne kararır, sahne karardığında kahramanımız yolda yürümeye devam ediyordur, başına ne geleceğinden habersiz bir şekilde…
Çantam zaten topluydu, tek yapmam gereken koşarak montumu ve çantamı alıp dışarı çıkmaktı. Öğretmen de muhtemelen aklını kullanarak kapıda durup benim dışarı çıkmamı engelleyecekti. Scuro Sicario’ya ulaşmam gerekliydi. Onu kullanarak yapacağım zararsız saldırı beni zafere ulaştırabilirdi. Her zamanki gibi sıramın gözündeydi, Scuro Sicario. Bu operasyonu kimsenin düşünemeyeceği kadar hızlı bitirecektim. Daha çok böyle bekleyemezdim. Öğretmenim ayağa kalkmak için hazırlığını yapmıştı ve sınıf çoktan boşalmıştı bile. Şimdi benim sıramdı!
Sağ ayağımla yazı tahtasını tekmeleyerek sol tarafa, sıramın bulunduğu yere daha hızlı gidebilmemi sağlayacaktım. En arkadaki sırama ulaşabilmek için diğer sıraların üzerinden koşmam gerekecekti. Sadece 4 sıranın üzerinden atlayıp beşinci adımda kendi sıramda olacaktım. Hemen takılan ayağımı en öndeki sıranın gözünden çıkararak diğer sıralara zıplamaya başladım… Bir saniye kadar sonra kendi sıramdaydım ve ellerim sıranın gözündeydi. Tek yapmam gereken kılıcımı oradan çıkarmaktı, öyle de olmuştu. Çantamı da tek kolundan sırtıma astıktan sonra bir adım daha atıp yeniden sıranın üzerine çıktım ve öbür dikeydeki sıraya fırladım. Oradan, askılıkta asılı duran ceketime ulaşıp ceketimi tek hamlede çantamın kolu ile sırtım arasındaki boşluğa koyarak yere indim. Scuro Sicario elimdeydi, kını sol elimde; kabzası sağ elimde. Öğretmenle aramda kalan mesafe ise üç metre kadardı. Artık onu saf-dışı edecek pozisyondaydım. Aynı zamanda çabuk da olmalıydım. Ayak hareketlerimi hızlandırmalı ve öğretmenin göbeğinin, bana göre sol tarafına odaklanırken sağ taraftan; düz bir çizgi halinde ilerleyecektim. Bu ilerleme sırasında başıma belki de büyük bir belâ açacak olan kılıcımı, kabzası yukarıya bakacak bir şekilde tutacak; elime alacaktım. Sırası geldiğinde de, sol tarafa doğru; sıçrayışı andıracak derecede büyük bir adım atarak Scuro Sicario’nun kesici olmayan kısmıyla öğretmenimin odaklandığım noktasına kabza hizası gelecek şekilde ve tüm göbeğini etkileyecek bir darbe indirecektim: “ Shigure Souen Ryuu, Dai Juuroku no Kata: Sfregio di Fenice! ”
Birkaç saniye içerisinde öğretmenim bayılmıştı ve kılıcımı yeniden kınına koyduktan sonra iyi iş başardığı için kınını sevgiyle öpüp kendime ne kadar saçma işlerle uğraştığım hakkında söylenerek kızmış ve evimin yolunun tutmuştum. Bugün, her günden farklı olarak bir öğretmenimi dövmüştüm. Başıma ne geleceği konusunda bir fikrim yoktu fakat içimde kötü bir- hatta iki his vardı. Birincisi yarın sabah okulda başıma ne geleceği hakkındaydı ancak diğeri şimdi gerçekleşecek bir olayın habercisiydi. Kendi kendime felâket tellallığı yapıyordum resmen. Yine de karşıma bir şeyin çıkacağını bilmek hiçbir şey bilmemekten daha iyiydi ve iyiyi severdim. İyi, benim için her zaman güzeldi. En iyisiydi. Hatta…
Ses yavaş yavaş azalır ve en sonunda sahne kararır, sahne karardığında kahramanımız yolda yürümeye devam ediyordur, başına ne geleceğinden habersiz bir şekilde…
Scuro Cavaliere-
Mesajlar : 1
Kayıt tarihi : 26/01/11
Geri: Ev ile Okul Arasındaki Muazzam Monotonluğun Bozulduğu Gün
Yürümeye devam ederken yoldan geçenlerin kendi hallerinde olduğunu hiçbir şeyin umurlarında olmadıklarını görüyorsun. Bir kaç bereli çoğunun yanaklarında kabuk bağlamış yara izleriyle birbirleriyle konuşuyor, bir kaç esnafın da tezgahlarının başında öylesine oturuyorlar. Sıradışı bir şey yok. Okuluna doğru yürümeye devam ediyorsun.
Out: Bu anlattıklarının hepsinin bir hayal olduğunu farzediyorum. Çünkü henüz silahın ile ilgili bir atağın yok.
Out: Bu anlattıklarının hepsinin bir hayal olduğunu farzediyorum. Çünkü henüz silahın ile ilgili bir atağın yok.
SineBirYan-GM-
Mesajlar : 73
Cinsiyet :
Kayıt tarihi : 24/12/09
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
C.tesi Ara. 10, 2011 11:46 pm tarafından sanji_cooker
» Saldırı Oluşturma Başlığı
Paz Ekim 02, 2011 11:33 pm tarafından Yin Salvediore
» Salvediore Yin
Perş. Eyl. 22, 2011 3:44 pm tarafından Game Master
» Ara Sokaklar tehlikeli olabilir..
Paz Eyl. 18, 2011 12:29 am tarafından Game Master
» Heath Ledger
Perş. Eyl. 15, 2011 10:34 pm tarafından makuragi
» "X" Sistemi Hakkında
Perş. Eyl. 15, 2011 2:57 am tarafından makuragi
» Rp hakkında sorularınız..
Perş. Eyl. 15, 2011 1:51 am tarafından makuragi
» Foletto Family Tanıtım
Perş. Eyl. 15, 2011 12:43 am tarafından makuragi
» Demone Family Tanıtım
Perş. Eyl. 15, 2011 12:41 am tarafından makuragi
» Angelo Family Tanıtım
Perş. Eyl. 15, 2011 12:38 am tarafından makuragi
» Kutu Yaratım Formu
Perş. Eyl. 15, 2011 12:36 am tarafından makuragi
» Görevler ve Gruplar
Perş. Eyl. 15, 2011 12:19 am tarafından makuragi